Çok SEV :)

Kıvancın bu reklamını çok beğeniyorum. Çünkü çok doğal çok gerçekçi ve etkileyici olmuş..

İnsanların maviden alışveriş yapmaya başlamasını görünür derecede artırdığı kesin..

Özellikle Çok SEV. sloganı çok hoşuma gitmişti :)

YAY BURCU

Elementi: Ateş 
Unsuru: Değişken 
Niteliği: Erkek 
Yöneticisi: Jüpiter 
Doğal evi: 9. ev 
Şifresi: Özgürlük aşkı, coşku, araştırmacılık 
Uluslararası ismi: SAGITTARIUS 
Hayvan Sembolü : Bir geyik türü olan Wapiti
Bitki Sembolü : İğne yapraklı Karaçam

UĞURLARI: 

Uğurlu taşları: Lapis, Turkuvaz, Obsidyen, Opal, Kuvars, Safir 
Uğurlu sayısı: 3 - 7
Uğurlu rengi: Eflatun, mor ve koyu mavi 
Uğurlu günü: Perşembe 
Uğurlu metalleri: Kalay ve teneke 
Uğurlu hayvanları: Köpek, at ve boğa 
Uğurlu kuşları: Kartal ve tavus kuşudur. 
Uğurlu çiçekleri: Karanfil 

Pozitif Özellikleri : Keyiflilik, neşelilik, çok iş bilirlilik, açık zihinlik, adapte olabilmek, iyi yargılayabilmek, iyi felsefe; hürriyet aşkı,dışa dönüklük. 

Negatif Özellikleri : Gözü kapalılık, körce iyimserlik, gürültücülük, sorumsuzluk, kapris. 

Anahtar Kelimeler: Açık sözlü, dobra, bağımsız, sıcak, öncü, dışa dönük, spiritüel, dogmatik, fanatik, fırsatını kollayan, istekli, hevesli, filozof, dil uzmanı, yolcu, ciddi, arkadaşça, güvenilir, açık fikirli, iyimser, neşeli, sorumsuz, kaprisli, gururlu, maceracı, sporcu. 

Yay burcu insanı idealist fikirleri olan, dürüst ve direkt bir insandır. Her şeye geniş bir açıdan bakar. Kendine güvenlidir. Kazanacağından emin bir şekilde okunu hedefe yollar. Genellikle sorunlarla karşılaşır, çünkü fazla iyimser davranmaktadır. İyimserlikle detaylara dikkat etmemiş, iyice düşünmeden karar vermiştir. Bu bilgiler onu yıldırmaz, kolaylıkla toparlanıp yeniden denemeye hazırlanır. Ancak idealleri için savaşmak istemez., çünkü savaş alanı soğuk ve rahatsızdır. Böylece felsefeye yönelir. 

Ahlak, adalet ve teorilerle çok ilgili olması, ilişkilerde zorlanmasına neden olur. İdealizmi ve dürüstlüğüyle gereğinden fazla gururlanır. Düşüncelerinden ve kendi doğrularından çok emindir. Oysa entelektüel olduğu kadar duygusal olması da gerekir. Hem kendi duygularına hem de başkalarınınkine saygı duymalıdır. Özgür bir ruhu vardır. Bir ilişkiye, belli bir yaşam biçimine, dar görüşlere bağlanmaktan hoşlanmaz. Dışa dönük, arkadaş canlısı ve popülerdir. Sabırsızdır. Hem fiziksel, hem de zihinsel olarak çok aktiftir. Yabancı kültürlere, ülkelere ve dinlere çok meraklıdır. Fiziksel olarak oralara gidemese dahi hayalinde hep oralarda dolaşmaktadır. 

Yay burcu insanları gençken aşırı aykırı davranışlarda bulunurlar dikkatsiz olup heyecanı severek yaşarlarsa geçmişten çok dersler alırlar. Özgürlüklerine düşkündürler. Ciddi işlerde ve felsefe konularında çok başarılı olurlar. Adildirler, başkalarını savunmaya kalkarlar. Başkalarının duygularına pek önem vermezler ama içtendirler. Yaylar bilmedikleri şeyleri araştırmayı ve gerektiğinde kullanmak üzere depolamayı severler. Fiziksel olsun entelektüel olsun bilinmeyeni keşfetmeyi yeni kültürler ve yeni insanlar görmeyi çok severler. İyi konuşmacı olurlar. Yaşamlarında hep bir amaçları olur. Sıcak kanlı, ateşli, çabuk öfkelenen insanlar olmalarına karşın kötülük düşünmezler. Bağışlayıcıdırlar, alışkanlıklarını da kolay değiştirirler. Çok odalı ve bahçeli evi severler ama ev yaşamı ile ilgilenmezler. Sık sık iş seyahatinde olabilirler. Genellikle çocuklarına sıcakkanlı ve iyidirler. 

Yay çocukları mutlu ve güler yüzlü olurlar. İyi kalpli, arkadaş canlısıdırlar ve arkadaşları tarafından sevilirler. Her çeşit sporu ve hayvanı severler. Çok iyi öğrenci olmalarına karşın disiplini sevmezler. Oyunda hile yapmamaları öğretilmelidir. 


YAY BURCU KADINI 

Son derece uyumlu tiplerdir. Ne istediklerini bilirler ama, bunun kendiliğinden oluşmasını beklerler. Olmazsa mücadeleye başlarlar. Çevrelerinde gelişen olaylar hakkında hemen bilgi sahibi olmak isterler. Dost canlısı, içi dışı bir, neşeli tiplerdir. Neşesi, nezaketi, nükte gücü sayesinde toplumda beğenilen, aranılan bir kişidir. Bu özellikleri kendilerini dost ortamında hissettikleri zaman ortaya çıkar. Onların yanında vaktin nasıl geçtiği anlaşılmaz. Yay kadını bağımsızlığına düşkündür. Onlar güvendikleri kimselerin fikirlerini de almazlar, her işlerini kendileri halletmek isterler. Kolaylıkla evlenme bunların işi değildir. Yay kadını da çift kısmetlidir. Yay kadını için evden ziyade iş yaşamı daha çekici gelecektir. Çekici bir kişilikte olduğundan istediklerini karşısındakine kolayca yaptırır. Bilgiye hayran olduğundan sürekli kendini geliştirmeye çalışacaktır. Bu kadının hayatta en önem verdiği konulardan biri de dostluktur. Yay burcu kadını severek evlenirse çok mutlu bir ev kadını olur. Yalnız evlendikten sonra ikinci plana atılmayı asla kabul edemez. Eve kapatılacak bir kadın asla değildir. Bu kadını mutlu etmek için toplumda saygı ve ilgi uyandıran bir erkek olmak gerekecektir; saygı duymadığı bir erkekle aynı çatı altında duracak bir tip değildir. Kıskanç bir kadın değildir. Bu burcun kadını, anne ve babasını, yakınlarını sever ve onlarla çok ilgilenir. Ailesine bağlı olduğundan anne ve babasını tenkit edecek bir erkekten uzaklaşacaktır. Çocuklarına düşkün bir anne olur ve onlara arkadaş gibi davranır. Çocuklarla çocuk olan bir tiptir. Onlar çocuklarının her şeyiyle meşgul olur ve kendilerine has bir şekilde yetiştirirler. 

2012 HOŞGELDİN YENİ YIL :))

Acısıyla tatlısıyla bir yıl daha bitmek üzere... İnsan ömrü bukadar kısa işte göz açıp kapayıcaya kadar geçiyor önemli olan zamanın kıymetini bilmek ve geçen günleri mutlu anmaktır.....

Herkesin güzel sağlıklı mutlu huzurlu bol paralı bir yıl geçirmesini diliyorum.

İnşallah bu yılla birlikte tüm sıkıntı ve stresleriniz sizden kaybolup gider :)

Said Nursi

İslam alimi ve tefsir yazarı. Risale-i Nur Külliyatı'nın yazarı ve Nur Cemaati'nin ilk lideri olarak ünlüdür. Yaşadığı dönemin İslam uleması tarafından 15 yaşındayken verilen "Bediüzzaman" -zamanın en iyisi- lakabı,^[11] [12] zamanla ismiyle birlikte anılmıştır.

Nursi, 31 Mart İsyanı sonrasında tutuklandı, yargılandı ve suçsuz bulunarak serbest bırakıldı. Mustafa Kemal Atatürk'ün ricası üzerine Ankara'ya giderek kendisiyle görüştü ve bir süre Ankara'da ikamet etti. Daha sonra Van'a yerleşti. Şeyh Said'e isyan etmemesini telkin etmesine rağmen Şeyh Said İsyanısonrasında takibe alındı ve Barla'ya sürgün edildi. Daha sonra'da Burdur, Isparta, Kastamonu ve Emirdağ'a yazdığı bazı kitaplar sebebiyle sürgün edildi. Kitaplarından dolayı yargılandığı dönemlerde aylarca Eskişehir, Denizli, Afyon hapishanelerinde tutuklu kaldı ancak beraat etti.

23 Mart 1960'da Şanlıurfa’da vefat etti. Urfa'daki Halil-ur Rahman Dergahı'na defnedildi. Ancak 12 Temmuz 1960'da 27 Mayıs Darbesi hükümetinin emriyle mezarı yıktırıldı ve açıklanmayan bir yere (muhtemelen Isparta Şehir Mezarlığı^[13] ) nakledildi.^[14]

Takipçilerine "Nurcular" mensubu oldukları gruplara "Nurcu cemaatler" denir. Nurcular, Said Nursi'nin Risale-i Nur eserlerini ve bunlarda anlatılan dini fikirleri duyurmayı görev bilirler.

Kendisini çok seviyorum. Örnek alıncak muhterem bir kişiliktir. Gerek hayatı gerek yaşamı boyunca insanlara örnek olmayı başarmıştır. Barlada ki evini görmeye gitmeyi çok istiyorum İnşallah bir gün kısmet olur... Tüm isteyenlere..

Kurumsal Reklamcılık Kitap Özeti

Kuruluşların ürettikleri mal ve hizmetleri,kendilerine bağlı diğer kuruluşları bir araya getiren reklam,pazarlamanın kullandığı araçlardan birisidir.Günümüzde reklam kuruluşların veya markalrın kendilerini tanıtmak için kullandıkları araçlardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır.genel anlamıyla reklam;kişilerin kurumların,malların ve hizmetlerin kamuya tanıtılıp benimsetilmesi eylemi olarak tanımlanmaktadır.
     Zaman içerisinde baskı teknıklerinde meydana gelen gelişmeler ve dört renkli baskının ortaya çıkması,reklamda kullanıllan tasarımların giderek pahalılaşması,reklam ajanslarının baskı üretimi konusuna girmelerine neden olmuştur.
   Reklam alanında meydana gelen değişmeleri dört dönemde ele almak mümkündür.bu dönemler ürün yada üretim anlayışı dönemi,satış anlayışı dönemi,müşteri odaklı pazarlama dönemi ve post-modern pazarlama dönemidir.Reklamın temel olarak bilgi verici,ikna edici,hatırlatıcı fonksiyonları bulunmaktadır.İnsanları kısa sürede etkileyip,satış davranışına yöneltebilen reklamda bu işlevin gerçekleşmesi mümkündür. Reklam 5M (misyon/görev,mesaj,medya,para,ölçüm)üzerinde karar verilmesini gerektirmektedir.
    Halkla ilişkiler,reklamı bir araç olarak kullanabilir.Aynı zamanda halkla ilişkiler,reklamı çok daha geniş bir hedef gruba ulaşmak için kullanabilmektedir.Reklam tek yönlü bir iletişim uygularken,halkla ilişkiler iki yönlü bir iletişimi yanı diyaloğu esas alır.
    Kurumsal reklamcılık kuruluşun yapmış olduğu faaliyetleri daha şeffaf bir hale getirmek ve kuruluşun toplum sağladığı yararları,konumunu,sorumluluğunu belirtmek için kuruluş hakkında bilgi vermeyi amaçlayan bir reklam türüdür.Kurumsal reklamın genel hedefi ,firmaların etkileşim halinde oldukları diş çevreyi tanımak,etkilemek,ürün satışlarını yükseltmek,kurumu ilgilendirenkonular hakkında düşüncelerini etkileme girişimi olarak tanımlanmıştır.Kurumsal reklam çeşitleri vardır.Bunlar imaj,şemsiye,mali ilişkiler,kamu hizmetleri,sosyal sorumluluk,düzeltici,karşı,savunucu,sıralama reklamdır.Kurumsal reklamın dört fonsiyonu vardır.en önemlisi halkla ilişkiler.2.si ,kar amacı gütmeyen kuruluşların verdiği reklamlardır.3.sü,kurum kimliği reklamıdır.Kuruluşun bilinirliğini ve tanınırlığını arttırmak için kullanılır.4.cü fonksiyonu ise işe teni girecekler içindir.
    Türkiye'de ki yazılı basında kurumsal reklam uygulamalarını ortaya koymak için basın taraması gerçekleştırdik.
    Kurumsal reklamcılık yüz yılı aşkın bir süredir önceABD'de,Kıta Avrupası ve dünyanın çeşitli ülkelerin de görülen ve üzerinde çalışılmaya başlanan konulardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır.Çünkü günümüzde,kuruluş va markaların varlağını tehdit eden unsurların sayısı giderek artmaktadır.Tüketici haklarını savunan gönüllü kuruluşların eylemlerine kadar pek çok unsuru göz önünde bulundurmayı gerekli kılmaktadır....
Şuanda Türkiye'de fiili ortaklık kurmuş olan veya kurmamış olan 2008 yılının en büyük reklam ajansları şöyle sıralanmaktadır:

• Güzel Sanatlar
• Medina Turgul DDB
• Y&R Reklamevi
• Pars Mc/Cann Erickson
• Alametifarika
• Eura RSSCG istanbul
• Grey İstanbul
• Ogilvy&Mather
• Alice&BBDO istanbul
• TBWA İstanbul'dur

MOĞOLİSTAN

Moğolistan, Doğu ve Ortaasyada bulunan denize kıyısı olmayan bir ülkedir.

Ulanbatur başkent ve ülkenin en büyük şehri olup, yaklaşık olarak buradaülkenüfusunun % 38’i yaşamaktadır.

Bugünkü Moğolistan toprakları geçmişte Hunlar, Sien-Piler, Cücenler ve daha sonra Göktürkler gibi imparatorluklar tarafından yönetilmiştir. 

Moğol İmparatorluğu ise 1206 yılında Cengiz Han tarafından kurulmuştur.

Moğolistan, en büyük yüzölçüme sahip dokuzuncu ülke ve en seyrek nüfuslu ülkedir.

¢Ülke çok az ekilebilir toprağa sahiptir.

¢Topraklarının çoğu bozkırdır.

¢Kuzey ve batıda dağlar, güneyde Gobi Çölü vardır. Yaklaşık olarak 2.9 milyonluk nüfusun % 30'u göçebe veya yarı göçebedir.

¢Nüfusunun çoğunluğu Moğol olup, halkın dini Tibet Budizmi'dir.

¢Moğolistan'da din olarak Budizm yaygın olmasına rağmen Hristyanlık, İslam ve Şamanizm de kabul edilmektedir.

¢Moğollar dışında Kazaklar ve Tuvalar ülkede yaşamaktadır.

çok sevdiğim bi arkadasım moğol oldugu için bu ulkeye ilgi duyuyorum. ama ilerki hayatta gitmeyi düşüneceğim bir ülke değil bunuda belirtmek isterim :)..

Kız Kulesi ♥

Hakkın da çeşitli rivayetler olan, efsanelere konu olan Salacık açıklarında yer alan küçük adacık üzerine yapılmıştır.
Üsküdar'ın sembolü haline gelen kule, Üsküdar’da Bizans devrinden kalan tek eserdir..
Karadenizin Marmarayla birleştiği yerde kurulmuştur. Deniz içinde karadan bir ok atımı uzak, dört köşe, sanatkarane yapılmış bir yüksek kuledir. Yüksekliği tam 80 (seksen) arşındır. Sathı mesehası iki yüz adımdır. İki taraftan yerde kapısı vardır.

Bugün görülen kulenin temelleri ve alt katın önemli kısımları Fatih devri yapısıdır. Kulenin etrafındaki sahanlık geniş kaplanmıştır. Üstündeki madalyon halindeki bir mermer levhada, kuleye şimdiki şeklini veren Sultan II. Mahmut’un, Hattat Rasim’in kaleminden çıkmış 1832 tarihli bir tuğrası vardır. KuleninEminönü tarafı daha genişçe olup burada bir de sarnıç vardır.

İlk olarak Yunan döneminde bir mezara ev sahipliği yapan bu ada Bizans döneminde inşa edilen ek bina ile gümrük istasyonu olarak kullanılmıştır. Osmanlı döneminde ise gösteri platformundan, savunma kalesine, sürgün istasyonundan, karantina odasına kadar bir çok işlev yüklenmiştir. Asli görevi olan ve yüzyıllardan beri varlığı ile insanlara, geceleri ise geçen gemilere göz kırpan feneri ile yol gösterme işlevini hiç kaybetmemiştir.Geçmişten geleceğe en çok da düşlere yol göstermektedir Kız Kulesi. Kız Kulesi 2000 yılında restore edilerek, artık çatal-bıçak seslerinin duyulduğu bir mekân haline dönüştürülmüştür. Kız kulesine ulaşım Salacak ve Ortaköy'den sandallarla yapılmaktadır.

Çok eski tarihi geçmişi olan Kız Kulesi, bir zamanlar, Boğazdan geçen gemilerden vergi alınmak maksadı ile kullanılmıştır. Kule ile Avrupa Yakası boyunca büyük bir zincir çekilmiş ve gemilerin Anadolu Yakası ile Kız Kulesi arasından geçişine(o zamanlar gemi boyutları küçük olduğu için geçebilmekteydi) izin verilmiştir. Bir süre sonra Kule, zinciri taşıyamamış ve Avrupa Yakasına doğru yıkılmıştır. Kuleden suyun içine bakıldığında yıkıntıları görülmektedir.

AntikÇağ'da Arkla(küçük kale) ve Damialis(dana yavrusu) adları ile anılan kule, bir ara da "Tour de Leandros"(Leandros'un kulesi) ismi ile ün yapmıştır. Şimdi ise Kız Kulesi ismi ile bütünleşmiş ve bu ismi ile anılmaktadır.






Kızkulesine gitmek hep hayalimdi. Ama gidebiliceğimi hiç düşünmezdim neden bilmiyorum. Ama gitmek nasip oldu. Çok şirin içinde küçük merdivenleri restorantları olan şirin bi kule :) Çok beğendim gerçekten Üsküdarın incisi :) gidilmesi gereken bi yer :)